İZMİR -Polis içindeki sürgün tezlerine bir yenisi daha eklendi. Polis hakları savunucusu olarak tanınan emekli polis memuru Yalçın Doğan’ın öne sürdüğü iddiaya göre, Kilis Özel Harekat Dairesi Başkanlığı’nda görev yapan bir polis memuru, 31 Ekim 2023’te evine giderken Kilis Ziraat Odası Başkanı İbrahim Kara’nın son anda ana caddeye çıkması, kazanın son anda meydana gelmesine neden oldu. hayatta kaldı. Özel harekat polisleri ile Ziraat Odası Başkanı arasında tartışma yaşandığını belirten Doğan, olayın büyüdüğünü ve özel harekât görevlisinin saldırıya uğradığını belirtti. Doğan, söz konusu özel harekât polisinin daha sonra başka bir ile sürgüne gönderildiğini ve özel harekât şubesinden uzaklaştırıldığını iddia etti.
Gazete Duvar’a açıklama yapan Kilis Ziraat Odası Başkanı Kara, iddiaların aksine olayda mağdurun kendisi olduğunu, yalan bilgilerle kamuoyu oluşturmak istediklerini söyledi.
‘KİM OLDUĞUMU BİLİYOR MUSUN?’ TARTIŞMA
Tartışmanın trafik kazasından sonra başladığını anlatan Doğan, şunları söyledi: “‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun?’ Ziraat Odası Başkanı ile devam eden sözlü tartışmanın ardından elini beline koyarak silah çekmeye çalışan polis arkadaşımız, üzerinde silah olmadığı için şahsı engellemeye çalıştı. Ziraat Odası polis kardeşimizi boğmaya ve belindeki silahı kullanmaya devam etti.Aralarında silahlar çekilerek engellenerek arbede yaşandı.Polis kardeşimiz amirini ve acil çağrı merkezini arayıp bilgi verirken, oda başkanının oğlu Bir araçla olay yerine gelerek polis arkadaşımıza küfür ederek, saldırıp tehdit etmeye başladı. “Giderek kalabalıklaşan grupta yalnız kalan polis arkadaşımız, aracındaki silahı alarak, şahsa saldırmayı bırakmasını, kendisine saldırmasını söyledi. ondan uzaklaşacağını ve polis ekiplerinin olay yerine geleceğini söyledi.”
‘Tüfekle ateş açıldı, linç edilmek istendi’
Doğan, olayda daha sonra oda başkanının diğer oğlu ve yakınlarının arabayla olay yerine gelerek cam şişe ve bıçakla polise saldırdığını, hatta linç girişiminde bulunduğunu belirterek, tabancayla da ateş açtıklarını ifade etti. ruhsatsız tüfek. Doğan, “Polis arkadaşımız, kendisini hayati tehlikesiyle karşılayan şahısları ‘Uzak durun, yaklaşmayın, ondan fazlayız’ diyerek ısrarla uyarmasına rağmen şahıslar eylemlerine devam ediyor. Polis kardeşimiz linç edilmemek için silahını dayayıp havaya uyarı atışı yaptı. Daha sonra olay yerine polis ekipleri geldi. Silahın kullanıldığı olayda, olaya karışan kişilerin araçları hızla olay yerinden uzaklaştırılıyor. Ziraat Odası Başkanı ve suç ortaklarının olay yerine getirdiği silahlar böylece olay yerinden kaçırıldı. “Polis arkadaşımızın dosyası da jandarmaya verildi” dedi.
‘SALDIRI ANINDA VİDEONUN SESİ ÇALIŞTIRILMIŞ VE KESİLMİŞTİR’
Dosyanın jandarmaya intikal etmesinden sonra bir dizi hukuksuzluk yaşandığına işaret eden Doğan, “Olay anını gösterdiği iddia edilen video kayıtlarının saat 03.50’de alındığı raporda kanıtlanmış olsa da. 01.11.2023 tarihinde polis arkadaşımızın uyarılarını duymamak için 2 Kasım 2023 Perşembe günü saat 12:05’te video kaydı yapılmıştır.” 27’de ses kapatılır ve video kesilir. Yine polis arkadaşımızın aracının içinin izinsiz video kaydı yapılmış ve belgeyle hiçbir sebep sonuç ilişkisi bulunmadığı halde hiçbir kayıt yapılmadan belgeye eklenmiştir. Jandarma ekipleri, olay günü polis kardeşimize delici kesici aletler ve cam şişeyle saldıran ortak faillerden şikayetçi olmasına rağmen hiçbirini tespit edemedi. Polis kardeşimizin avukatı aracılığıyla savcılığa yazdığı taleplere ‘kişilerin kimliklerini tespit edemedik’ yanıtı verildi. “Polis arkadaşımız bizzat savcılığa başvuruyor ve tespit ettiği kişilerin ifadelerinin dikkate alınmasını talep ediyor” dedi.
‘Ateş açan kişi, tanık olarak dosyaya girdi’
Ziraat Odası Başkanı, olay yerinde kullandığı aracın plakasının olay yerinde kullandığı plakadan farklı olduğunu, belgede yerine olay yerinde olmayan başka bir araç plakasının yazıldığını ifade etti. Doğan, “Bütün bunlar olurken olay yerine araçla gelen ve ruhsatsız otomatik tüfekle ateş eden kişiye savcının talimatı uygulanmadı” dedi. kişinin alkol tüketimi tespit edilmedi. Şahıs ateş ederek tüm dikkatleri üzerine çekerek olaya karışan araçların kaçırılmasını sağladı. El sürüntü örneklerinde silahla ateş ettiği tespit edilen bu kişi nasıl belgede tanık olarak yer alabilir? Kim ya da ne ortaya çıktı ve baskı sonucunda elinde barut izi olan bu kişiyi şahit yaptı? “Araçların içinde ne vardı?” söz konusu.
İDDİANAME HUKUKSUZ SUNULDU, ŞUBEDEN ÇIKARILDI
Özel harekat polis memurunun, savcılık iddianameyi bile hazırlamadan açığa alındığını ve yeniden görevlendirildiğini belirten Doğan, “Bunlar yetmezmiş gibi, Suriye dahil kritik yerlerde görev yaptığı Özel Harekat şubesinden uzaklaştırıldı. uzun zamandır. Kendini devletin, mahkemenin, yargının yerine koyan bu Ziraat Odası Lideri kimdir? “Polisin yalnızlığı ve sahipsizliği sokaktaki köpeği bile güldürüyor” dedi. Doğan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya da seslenerek olayın mutlaka araştırılması gerektiğini vurguladı.
ZİRAAT ODASI BAŞKANI KARA: ‘MAĞDUR BENİM’
Söz konusu argümanlara ilişkin açıklama yapan İbrahim Kara, olayın anlatıldığı gibi olmadığını ve mağdur olduğunu iddia etti. Davanın devam ettiğini belirten Kara, olaya ilişkin şunları söyledi;
“Aksine olayı çarpıtıp yayınlıyorlar. İdari ve hukuki süreç devam ediyor. Hiçbir hatam ve günahım yok. Ben kurbanım. Dövülen, vurulan ve hakarete uğrayan benim. 60 yaşındayım ve hayatımda hiç alkol ya da silah kullanmadım. Devletin bana verdiği silah hakkını bile kullanmadım. Ben devletin verdiği silahı bile almayan bir insanım. Ben kavgayı ve silahları sevmeyen bir insanım. Askerlik dışında kullanmadım. Bu yaşıma kadar karakola ifade vermeye bile gitmedim. Çünkü kimseyle hiçbir sorunum olmadı. Bu polis beni durdurdu ve sarhoştu. Bu adama yalvardım ve ‘Ben de baban kadar yaşlıyım’ dedim. Beni dövdü. Bunu kendisi biliyor, polis de, adliye de, savcı da, kamuoyu da biliyor. Dayak yediğim için bir ay evden çıkamadım. Artık dışarı çıkmak istemiyorum. Devlete ve polise saygım sonsuz. Bunu herkese sorabilirsiniz. MOBESE kayıtları da sergileniyor. Akrabalarım olaydan bir saat sonra geldi. Karakola gittikten sonra geldiler. Olay yerinde değillerdi. Mahalle sakinleri vardı. Tüm sitelere ve yorum yapanlara suç duyurusunda bulundum. Ben tanınmış bir kişiyim. Kendimi utandıracak ruh halinde değilim. Beni de tehdit ettiler ama şikayet etmedim. “Ben ahlaksız, terbiyesiz biri değilim ama saçma sapan, yanlış sözler yazıyorlar.”
